Psikolog Randevu

Randevu almak için lütfen formu doldurun.

ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ NEDİR?

Özel öğrenme güçlüğü, zeka düzeyi normal veya normalin üstünde olan çocuklara tanımlanan bir durumdur. Bu nedenle, özel öğrenme güçlüğü ile zeka geriliğini ilişkilendirmek doğru değildir. Özel öğrenme güçlüğü genellikle akademik başarısızlıklar ve okulda uyum ile davranış sorunları şeklinde kendini gösterir. Bu durum, öğrencilerin belirli öğrenme alanlarında zorluk yaşadıkları anlamına gelirken, genel zeka seviyelerinin bu durumla doğrudan bir ilişkisi yoktur. Özel öğrenme güçlüğü çocuklarda dinleme, matematik becerileri, anlama, okuma-yazma gibi becerilerin kazanılmasında ve kullanılmasında güçlük yaşanması durumunu tanımlar. Öğrenme güçlüğünün kesin nedenleri hala tam olarak anlaşılmamış olmakla birlikte, mevcut araştırmalar bu durumun beyin yapısındaki işlevsel farklılıklarla ilişkili olduğunu göstermektedir. Bu farklılıklar genellikle doğuştan gelir ve genetik faktörlerle bağlantılıdır. Eğer anne veya babada benzer bir öğrenme güçlüğü öyküsü varsa veya kardeşlerden birinde bu tür bir zorluk görülmüşse, diğer çocuklarda da benzer sorunların ortaya çıkma olasılığı artabilir.
 Psikolog, çocuğun değerlendirilmesi sürecinde okuldan ve ebeveynlerden alınan bilgileri, çocuğun gelişim, dikkat ve zeka testlerinin sonuçlarını dikkate alır. Bu bilgiler ışığında, çocuğun durumu detaylı bir şekilde incelenir ve tanı konulur. Özel öğrenme güçlüğünü 3 ana bölümde incelemek mümkündür. 
 
1- Disleksi: Disleksi, okuma ve yazma becerilerinde yaşanan zorlukları ifade eder. Bu durum, akıcı bir şekilde okuyamama, yazım hataları yapma ve kelimeleri doğru bir şekilde anlama güçlükleriyle kendini gösterir.
 
2- Disalkuli:  Matematik işlemleri ile ilgili alanlarda yaşanan zorluktur. Hesaplama, matematiksel kavramları anlama ve sayısal işlemlerde güçlük yaşanmasına neden olur.
 
3- Disgrafi: Yazma becerilerinde yaşanan zorluktur. Kötü el yazısı, yazım hataları bu güçlüğe örnek olarak verilebilir.
 
Özel Öğrenme Güçlüğü Belirtileri 
1. Akademik Başarısızlık: Çocuklar, okuma-yazma ve matematiksel işlemleri öğrenmede güçlük çekebilirler. Bu durum, derslerde düşük performans, öğrenme hedeflerine ulaşmada zorluk ve genel akademik başarısızlıkla kendini gösterir. Özellikle okuma ve yazma becerilerinde yaşanan zorluklar, çocukların eğitim hayatında geri kalmalarına neden olabilir.
 
2. Dikkat Sorunları: Çocuklar, dikkatlerini toplamakta ve konsantre olmakta zorlanabilirler. Bu durum, dikkatin kolayca dağılması, detaylara odaklanmada güçlük yaşama ve görevlerde süreklilik sağlama sorunlarıyla kendini gösterebilir. 
 
3. Motor Koordinasyon Sorunları: Çocuklar, ince motor becerilerini geliştirmekte zorlanabilirler. Bu zorluklar, ayakkabı bağlama, düğme ilikleme gibi basit motor becerilerde yaşanan güçlüklerle kendini gösterebilir. Bu tür sorunlar, çocukların günlük aktivitelerini bağımsız bir şekilde gerçekleştirmelerini zorlaştırabilir.
 
4. Görsel ve İşitsel Algı Sorunları: Çocuklar, kelimeleri tersten okuma veya yüksek sesle okuma-yazmayı reddetme gibi sorunlar yaşayabilirler. Görsel algı problemleri, yazılı metinleri doğru bir şekilde anlamayı zorlaştırırken, işitsel algı sorunları, dil ve iletişim becerilerini etkileyebilir.
5. Zaman Algı Sorunları: Çocuklar, zamanı kavramakta ve saati öğrenmede zorluk çekebilirler. Bu durum, zaman yönetimi ve planlama becerilerinde güçlük yaşanmasına neden olabilir, bu da hem akademik hem de günlük yaşamda çeşitli sorunlara yol açabilir.
 
6. Sosyal ve Duygusal Sorunlar: Çocuklar, kendilerini ifade etmede ve arkadaş kurmada zorluk çekebilirler. Bu durum, sosyal etkileşimlerde güçlük yaşama, duygusal bağ kurmada sıkıntılar ve sosyal ilişkilerde uyumsuzluk gibi sorunlarla kendini gösterebilir. Bu tür sorunlar, çocuğun sosyal gelişimini ve duygusal iyilik halini olumsuz yönde etkileyebilir.
 
Anne-Babalar Ne Yapmalı? 
Öncelikle, Özel Öğrenme Güçlüğü'nün zeka düzeyi ile bir ilişkisi olmadığını unutmamak önemlidir. Okul ile işbirliği yapmak bu süreçte büyük bir rol oynar. Her çocuğun güçlü ve zayıf yönleri farklıdır, bu nedenle ailenin çocuğu iyi tanıması çok değerlidir. Ailenin gözlemleri, çocuğun hangi alanlarda başarılı olduğunu ve hangi alanlarda zorluk yaşadığını belirlemede yardımcı olabilir.
Bu bilgileri kullanarak, çocuğun başarılı olduğu yönlere odaklanmak ve olumlu bir tutum sergilemek önemlidir. Akademik başarı ile sınırlı kalmamak ve çocuğun başarılı olabileceği diğer alanları birlikte keşfetmek, çocuğun genel gelişimi ve özgüveni için faydalı olacaktır. Bu yaklaşım, çocuğun güçlü yönlerini desteklerken aynı zamanda öğrenme süreçlerinde karşılaştığı zorlukları aşmasına yardımcı olur.
 
Özel Öğrenme Güçlüğü Tedavisi
Özel öğrenme güçlüğünün tedavisinde temel yaklaşım eğitimdir. Bu eğitim, okulda sunulan standart eğitimden ayrıdır. Çocuk, genel okul eğitimine devam ederken, aynı zamanda bireysel veya grup şeklinde özel destek eğitimleri alır. Özgül öğrenme güçlüğünün tedavisinde uygulanan eğitim yöntemleri, zihinsel engellilere yönelik özel eğitimden ayrılır. Bu eğitim sürecinde, çocuğun gelişimini engelleyen psikolojik süreçlerin belirlenip düzeltilmesi gerekir. Süreç görsel, işitsel ve dokunsal algıları geliştirmeyi ve ayırt etmeyi, dikkat ve bellek yeteneklerini artırmayı içerir. Çeşitli algıları destekleyen ve iyileştiren bu çalışmalar, akademik becerilerin geliştirilmesiyle birlikte yürütülür. Beyindeki işlevsel sorunlar nedeniyle öğrenme güçlüğü tamamen tedavi edilemez. Ancak çeşitli yöntemlerle bu durumun üstesinden gelinmesi mümkündür. Öğrenme güçlüğü tedavisi ne kadar erken başlarsa, etkisi o kadar büyük olur. Erken teşhis ve tedavi, bir çocuğun sınıf arkadaşlarından önemli ölçüde geri kalmadan önce öğrenme stratejileri edinmesini sağlar. Ayrıca, öğrenme güçlüğü tedavisi özgüven sorunları, duygusal ve davranışsal zorlukları da azaltabilir veya önleyebilir.
 
Psikolog Nazmiye Nur Yorulmaz